Latest Blog Post

“Tatilden Çalışmaya Geçiş: İnsanlığa Yapılan En Büyük Şaka”

İştahla planladık… Oteller araştırıldı, “erken rezervasyon fırsatları” için telefonla pazarlık yapıldı, bavullara her ihtimale karşı üç çift terlik sığdırıldı. Ve sonunda geldik: Yaz tatili!
Deniz, kum, güneş… Ve en önemlisi: “Ben buradan dönmem!” duygusu.

Ama işte, her güzel şeyin sonu var. Yani Nutella kavanozunun dibi gibi: Ne kadar mutlu olsan da, bir gün o kaşık boş kalıyor. Bizim tatil de öyle bitti.

Şimdi?

Şimdi sahillerden plazalara, güneş kreminden kahve kupasına, “aqua park kaydırağından” sabah toplantısına ışık hızında geçiş yaptık. Vücut hâlâ şezlong modunda ama beyin “Excel tablosu aç!” diye bağırıyor.

Patron soruyor:
— Tatil nasıldı?

Benim içimden geçen: “Vallahi harikaydı, keşke bir yıl boyunca tatil yapsak, arada 10 gün çalışsak.”
Ama tabii ki cevabım: “Çok iyiydi, teşekkürler, dinlendim.” (!)

Şimdi yapmamız gereken belli:

11 ay boyunca çalış → sonra 1 hafta tatil → geri dön → yine 11 ay çalış.
Yani sistem özetle şöyle: “Hayvanat bahçesindeki aslana haftada bir gün et ver, sonra geri kafese kapat.”

Ama ne yapalım… Tatil bitince elde kalan tek şey bronzluk, biraz hatıra fotoğrafı ve bankadaki eksilmiş bakiye oluyor.

Ve tam bu “tatil bitti depresyonu”nu atlatmaya çalışırken… bir de kış geliyor!
Dolaptaki şortlar, terlikler rafa kalkıyor; yerini montlar, atkılar, battaniyeler alıyor.
Yani tatil özlemi yetmezmiş gibi, şimdi bir de “kombiyi ne zaman yakacağız?” hesaplarına başlıyoruz.

Sonuç: Yaz bitti, tatil bitti, dolap değişti… Biz yine sabırla yazı beklemeye başladık. 🙃

**************************